Korku insanın doğasında var olan bir duygudur. Bu, alınan eğitime ve yetişilen kültür ve çevreye göre değişebilir. İnsan, korkusunu kendi kendisine yenmeye çalışmalı, Allah’a sığınmalı ve dua etmelidir. Sahabeden Sevban (r.a.) diyor ki: Peygamberimiz (s.a.s.) bir şeyden korktuğu zaman şöyle dua ederdi:
“Allahü, Allahü, Rabbî, lâ üşrikü bihî şey’en.”
“Allah! Allah! Benim Rabbimdir. O’na hiçbir şeyi ortak koşmam. ” (İbn Mâce, Dua, 17)
Korkulan şeylere karşı aşağıdaki duanın da okunması tavsiye edilmiştir.
Okunuşu: Euzü bi-kelimatillahi’t-tammeti min gadabihi ve ikabihi ve şerri ıbadihi ve min hemezati’ş-şeytani ve euzü bike rabbi en yahdurun.
Anlamı: Allah’ın gazabından, Allah’ın cezasından, kulların şerrinden ve şeytanın çarpmasından Allah’ın tam olan kelimelerine sığınırım. Rabbim bana gelmelerinden sana sığınırım.
İmam-ı Rabbani hazretleri, talebeleri ile, uzak bir yere giderken gece bir handa kaldılar. “Bu gece bir bela zuhur edecektir. (Besmele ile);
Bismillâhillezi lâ yedurru ma’asmihi şey’ün fil erdı ve lâ fissemâi ve hüves-semi’ul alim
duasını üç defa okuyun” buyurdu. Gece büyük yangın oldu. Her odada eşyalar yandı. Duayı okuyanlara bir şey olmadı. Dert, bela, fitne, hastalık, nazar, sihir ve zalimlerin şerrinden korunmak için, sabah-akşam 3 defa okunması tavsiye edilmiştir.
* Ebû Musa el-Eş’arî (r.a.) diyor ki: Peygamberimiz (s.a.s.), bir toplumun zarar vermesinden endişe ettiği zaman şöyle dua ederdi:
Okunuşu: “Allâhümme innâ nec’alüke fî nuhûrihim. Ve neûzü bike min şurûrihim.”
Anlamı: “Allah ’ım! Onların yüreklerine korku salarız ve onların şerlerinden sana sığınırız. ” (Ebû Davud, Salât, 365)
Kur’ân-ı Kerimde de şeytanın saptırması ve tasallutuna karşı şu dua tavsiye edilmiştir:
“Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah’a sığın. Çünkü O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. ” (Araf, 7/200)